Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Gerçek fakih

Gerçek Fakih Bir defasında Hasan-I Basri hazretlerine[rahmetullahi aleyh],"Fakihler Şöyle şöyle diyor"diye fıkıh ehli kimselerdenbahsettiler. Onlara şu cevabı verdi:"Siz hiç gergek fakih gördünüz mü? Fakih, dünyaya karşı zühd sahibi(kalbini dün- yadan çekmiş)olandır. O, günah ve hatatarıni devamlı görür, sürekli Rabb'ine ibadet üzeredir."
En son yayınlar

Allah Teala yı görmek

       Peygamber Efendimiz[sallallahu aleyhi vesellem, Allah Teala'nın, zatını adn cennetinde kibriye örtüsüyle perdeleyerek göstereceğini haber veriyor. (Buhari,Müslim; Tirmizi). Fakat bu görme O'nun zatının tamamen anlaşılması , hiç noksansız  görülmesi manasmda değildir.               Yine Peygamber Efendimiz'in belirttiği gibi, Cenab-ı Hak yüce zatını nurla perdelemiştir. Eğer o perdeyi açacak olsaydı bütün alem yanardı(Müslim; ibn Mace). Bu durum dünya şartlarında böyledir.Allah Teala cennette müminlere ayrı bir güç ve özel bir kabiliyet verecek, cemalini öyle gösterecektir. Ayrıca herkes dünyadaki iman, irfan ve edebine göre farklı tatlar alacaktır.

Nasihat

ikinci bin yılın müceddidi imam-ı Rabbani [kuddise sırruhu] şöyle  buyuruyor" Dostlarıma devamlı öğütlediğim ve ömrümün sonu- na kadar da öğütleyeceğim nasihat şudur Öncelikle Ehl-I sünnetin akaid kitaplan doğrultusunda inancı düzeltmek gere- kir. Bunun ardindan farz, vacip, sünnet, mendup, hell, haram, mekruh ve şüpheli şeklinde sıralanan fıkhi hükümleri öğre- nip yapılacakları yapmak ve kagınılması gerekenlerden de kaginmak gelir. Bunları yerine getirdikten sonra, kalbi masivadan yani Hak Teala'nın dışındakilerden meşgul olmaktan kurtarmak gerekir."

 Nefse Karşı insan-ı Kamil

  insanların peygamberlere karşı çıkması, Zebur'a, Tevrat'a, incil'e ve Kur'an'a muhalefet etmesi, vahiy yoluyla gelen gerçekleri tahrif etmesine sebep hep nefsini ilahlaştrrmasindandır. Halbuki Allah Teala'dan başka ilah yoktur ve bunun aksine davrananlar kötü bir cezayla karşı karşıya kalacaklardır. imam Gazali hazretleri [rahmetullahi aleyh], kendini Allah Teala ya denk gören asılsız nefisten kuruluşun reçetesini şöyle verir:"Nefsin ayıplarını bilen, afetlerine, gizliliklerine muttali olan ve basiret sahibi bir insan-ı kamilin, bir mürşidin huzurunda oturmalı onu nefsine hakim kalmalıdır. nefsiyle yapılan mücahedelerde onun işaretlerine tabi olmalıdır.

İstiğfar ve Tövbe Etmek

İstiğfar, Allah Teala'dan affını istemek bağışlanmayı istemektir. Bu dil ile yapılır sonuç Allah'a bırakılır. Tövbe ise değişmektir. ÖIü kalbi diriltmek, bozuk hali ve kötü arkadaşları terketmek, kötülüklere iyilik diye sanmış nefsi ıslah etmektir. Tövbe özü, sözü ve her yönüyle ALLAH'A dönmektir. Tövbe eden, nefis, şeytan ve bütün kö tülük kaynaklarıyla mücadele eder. Yüce Allah'ın seveceği bir hale gelir, Bu ise hem dilin hem kalbin hem de bedenin işidir.

Allah'tan Korkanın Hali

'Günah işlemeye devam ettiği halde ağlayıp göz yaşı döken kimse, gerçekten Allah'tan korkan biri değildir. Hakikaten korkan günahları terkeder. · ishak b. Halef[rahmetullahi aleyh]

Son Peygamber, Son Ümmet 

Yeryüzünde din çok, fakat yüce ALLAH'ın bana ait dediği din bir tanedir. Her din sahibi de farklı bir peygamberin ümmeti olduğunu iddia ediyor, halbuki alemlerin sahibi Allah, insanlıktan tek bir peygambere ümmet olmalarını istiyor. Önceki peygamberlere sadece iman etmek ve hürmet gös· termekle yükümlüyüz. Son peygamber Hz Muhammed'e [sallallahu alevhi vesellem] ise hem iman hem hem hürmet hemde itaatle sorumluyuz. Ona iman ve itaat farzdır.