Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mayıs 10, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BÜYÜ YAPMAK !

İslamiyet sihri inkar etmemiş, ancak Tevhid itikatına zarar verdiği, İslam ahlak ve prensiplerini bozduğu, kötüye kullanıldığı için kesinlikle haram kılınmıştır. Bir müslümanın bunlarla meşgul olması katiyetle doğru değildir, bu gibi şeyler küfür basamaklarıdır. Allah-u Teala sihri öğrenenler hakkında Ayet-i kerime’de şöyle buyurmaktadır: “Onlar kendilerine faydalı olacak şeyler değil de zarar verecek şeyler öğreniyorlardı.” (Bakara:102) Bir Ayet-i kerime’de de şöyle buyuruluyor: “Nerede olursa olsun, sihirbaz asla iflah olmaz.” (Taha:69) Resul-i Ekrem -sallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz sihri “Helak edici yedi büyük günahtan birisi saymıştır, bir Hadis-i şerif’lerinde de şöyle buyurmuştur: “Muhabbet vesaire için efsun yapmak, iplik okumak veya muska yazmak suretiyle sihir yapmak şirktir.” (Ebu Davud) Sihir yapmak haram olduğu gibi sihire inanmak da haramdır. Karı-koca arasındaki aile bağlarını koparmaktan başlayarak, insanlar arasında fesatlıklar çıkaran sihirbazlar asr-ı saadette Re

SİHİR VE KEHANETLE İLGİLİ HADİSLER .

Ebu Hüreyre (r.a.) buyuruyor ki:     Resulullah (sav) buyurdular ki: “ Kim  (sihir maksadıyla)  bir düğüm vurur sonra da onu üflerse sihir yapmış olur. Kim sihir yaparsa sirke düşer. Kim birşey asarsa, o astığı şeye havale edilir. ”    (1) Safiyye Bintu Ebi Ubeyd (r.a.) buyuruyor ki: Resulullah (sav)’ın zevce-i paklerinden naklen anlatıyor: “Resululah (sav) buyurdular ki: “ Kim bir arrafa  (kahine)  gelir, birşeyler sorar ve söylediklerine de  (inanıp)  onu tasdik ederse, kırk gün namazı kabul edilmez. ” (2) Hz. Aişe (r.a.) bildiriyor. Hz. Peygamber (sav)’e (yahudiler tarafından) sihir yapıldı, öyle ki, Resulullah (sav) yapmadığı bir şeyi yaptım vehmine düşüyordu. Bir gün benim yanımda iken Allah’a dua etti, sonra tekrar dua etti. Ve dedi ki: “ Ey Aişe, hissettin mi, sorduğum hususta Allah bana fetva verdi? ” “ Hangi hususta Ey Allah’ın Resulü? ” dedim. “İki kişi bana gelip, biri başucumda, diğeri de ayak tarafımda oturdu. Biri diğerine: “ Bu zatın rahatsızlığı nedir ?” dedi.

ÜÇ AYLAR

RAMAZANI   ŞERiF 1 Eylul Pazartesi ( 01.09.2008 ) gunu idrak edecegimiz mubarek ” Ramazan-i serif ” ayi, 11 ayin sultanidir. Ummet-i Muhammed`in ayidir. Gunduzleri orucla, geceleri teravih namazlariyla ihya edilir. ” Ramazan-i serif Kur`an ayidir. Bu itibarla, Kur`an okumasini bilen herkes, bu ayda hatim yapmalidir.” Ramazan ayinin evveli rahmet, ortasi magfiret, sonu da cehennemden azaddir. - Ramazan-i serifte yapilmasi tavsiye edilen ibadetler : *Birinci on gun icinde, mumkunse, ” tesbih namazi ” kilinir ve ”Hatm-i enbiya ” yapilir. * ikinci on gun icinde, mumkunse, yine ” tesbih namazi ” kilinir ve   ” hatm-i enbiya ” yapilir. * Ucuncu on gun icinde ise ” tevbe-istigfar, hatm-i enbiya ve 7 salat-u selamdan ” sonra mumkunse ” hatm-i    istigfar ” yapilip, (yani 1001 defa, ” Estagfirullahe`l-azim ve etubu ileyk ) denilip, bittikten sonra da ” 7 ila 70 salatu selam okunur ve dua edilir.” * iftara yakin : ” Allahumme ya vasia`l-magfiratigfirli ”, * iftarda da, ” Allahumme leke sumtu ve

ÖMER B. ABDÜLAZIZ (99-101/717-720)

ÖMER B. ABDÜLAZIZ (99-101/717-720) “Onlar (o kimseler ki) kendilerine yeryüzünde iktidar verdigimiz takdirde, namazi kilarlar, zekati verirler, iyiligi emrederler, kötülükten vazgeçirmeye çalisirlar. Bütün islerin sonu Allah’a aittir.” (Hac/41) Dogum yeri ve tarihi konusunda degisik rivayetlerin bulundugu Ömer b. Abdülaziz’in Medine’de dogdugu rivayeti kuvvetli görüslerdendir. Babasi Abdülaziz’in Misir alisi olmasi münasebetiyle hayatinin büyük bir bölümü orada geçmistir. Daha sonra babasinin istegi üzerine Medine’ye giden Ömer b. Abdülaziz egitimini orada tamamlamaya çalisti. Sahabenin, hadis ravilerinin meclislerine devam eder, ayrica siir ve edebiyat meclislerine katilirdi. Hatta onun meclisi, fakihler, alimler ve edipler meclisiydi. Ömer’in annesi de, Ümmü Asim bint. Asim b. Ömer b. Hatta bint’tir. Yumusak huylu, güzel ahlakli, zühd ve takva sahibi bir hanimdi. Halife Abdülmelik, onu Dimesk’e (Sam) çagirmis ve kizi Fatima ile evlendirmistir. Daha sonra Halife Velid tarafindan Hicaz

Kıyamet Gününde Şehitliğin Ve Şehitlerin Üstünlüğünü Gören Müminin, Allah Yolunda Savaşıp Şehid Olmak İçin Dünyaya Dönmek İsteyişi

Kıyamet Gününde Şehitliğin Ve Şehitlerin Üstünlüğü Kıyamet Gününde Şehitliğin Ve Şehitlerin Üstünlüğünü Gören Müminin, Allah Yolunda Savaşıp Şehid Olmak İçin Dünyaya Dönmek İsteyişi : İmam Ahmed b. Hanbel… Enes b. Mâlik’ten rivayet etti ki; Rasûlulah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “(Kıyamet gününde)  cennetliklerden biri huzura getirilir. Kendisine:  “ Ey Ademoğlu! Yerini nasıl buldun? Beğendin mi? Dile, ne dilersen! ”  deni­lir. O da şehitliğin fazilet ve üstünlüğünü gördüğü için şöyle der : “ Tek dile­ğim, beni dünyaya geri göndermen ve orada Allah yolunda on kez öldürülüp şehit olmaktır! “ Bu kez cehennemliklerden biri huzura getirilir. Kendisine denilir ki: —  Ey Ademoğlu! Yerini nasıl buldun, beğendin mi? — Ya Rab! Yerim çok fenadır. —  Buradan kurtulmak için yeryüzü dolusunca altını fidye verir misin? — Evet ya Rab! —   Yalan söylüyorsun. Bundan daha azıni ve kolayıni senden istemiş­tim, yapmamıştın! “ Bundan sonra o tekrar cehenneme gönderilir. Bezzâr… Ebû Hüreyre’den rivayet etti

Cennetliklerin Ziyaretleşmeleri Dünyadaki Taât Ve Kusurlarını Birbirlerine Anlatmaları

Cennetliklerin Ziyaretleşmeleri Dünyadaki Taât Ve Kusurlarını Birbirlerine Anlatmaları Cennetliklerin Ziyaretleşmeleri Dünyadaki Taât Ve Kusurlarını Birbirlerine Anlatmaları : Yüce Allah buyurdu ki: “ Birbirlerine dönüp soruşurlar:  “ Doğrusu bundan Önce ailemizin yanın­da bile korku içindeydik. Allah lütfedip bizi kavurucu azâbdan korudu. Doğ­rusu bundan önce de O’na yalvariyorduk. Şüphesiz O, iyilik yapandır, acı­yandır ” derler.” (Tür, 52/25-28) Ebubekir b. Ebi’d-Dünyâ… Enes’ten rivayet etti ki; Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “ Cennetlikler cennete girip kardeşler birbirlerini özlediklerinde birinin tahtı diğerininkinin yanina doğru ilerler ve nihayet ikisi bir araya gelir. Biri diğerine: “ Cenabı Allah’ın bizi ne zaman bağışladığını biliyor musun ?” diye sorar. Diğeri cevap verir: “ Şöyle ve şöyle bir yerdeydik. Allah’a duâ ettik. O da bizi bağişadı .” Yüce Allah buyurdu ki: “ Birbirlerine dönüp soruşurlar: İçlerinden biri şöyle der:  “ Benim bir dostum vardı. Bana:  ‘ Sen